Şehirlerin kimliğini yazmak nereden çıktı diyeceksiniz.Söyleyeyim.Sabahleyin yürüyüşe çıkmıştım.Yanımda bir araba durdu ve camını açarak: -Yardımcı olur musun?dedi. – Bende tabi buyurun dedim.

-Şu kağıtta yazılı olan okul nerededir?
Okulun adından okulun yerini çıkaramadım.Adresine bakınca tarif ettim gitti.22 yıl öğretmen olarak çalıştığım bu şehirde vatandaşın sorduğu okulun yerini bilmemek üzücüydü.Çünkü okulların isimleri sık sık değiştiriliyor.
Belediyeler sık sık sokakların ismini değiştiriyor.Bir kaç yıl yaşadığınız şehirden ayrılmaya gör.O şehri birine tarif edemezsiniz.Şehirlerin kimlikleri ile oynanıyor. İngiltere,Fransa,Almanya gibi ülkelerde Sokaklar ,caddelere, okullara ,eski kamu binalarına verilen isimleri değiştirmek hemen hemen imkansız gibidir.Çünkü o yapıların şehir kimliğini oluşturdukların inanırlar.Ve gelecek nesillere değişmeden(her şeyiyle) aktarılmasını isterler.Bu konuda başarı sağlamış durumdalar.
Peki biz neden şehirlerimizin kimlik kazanmasına engel oluyoruz.Çok belirgin tarihi eserlerimizin dışında 100 yılı devirmiş kaç yapımız var acaba?Merak ediyorum.Merkezi yönetimlerin bu konuya ciddiyetle eğilmeleri ve kayıp olan kültürel değerlerimize sahip çıkarak şehirlerimizi gerçek kimliklerine kavuşturmalıyız.Tabi ki yerel yönetimlerinde bu konuda hasas davranmaları gerekir.Adını beğensinler ya da beğenmesinler.Sokakların,caddelerin,binaların adlarını orjinalına uygun olarak yaşatma ve geleceğe aktarma iradesi göstermelidirler.
Kimlikli şehirde yaşamak insana müthiş bir heyecan ve mutluluk verir.Bu mutluluğu insanımızdan esirgemeyelim.Kent kültürünü olduğu gibi yeni nesillere aktarlım.Deniz altına batmış batıklar gibi değil,canlı ,diri,isimleri ile yaşayarak. 21 .04.2015
Celal Yıldırım
Bir yanıt yazın